Selamün Aleyküm. Bizim size sualimiz; iki yakın tanıdığımız arkadaş arasında şöyle bir mesele oluştu. Biri dairesini satmak için, diğeri ise bu daireyi satın almak için anlaştı. Bu anlaşmaya göre daireyi yüzde otuzu peşin kalan yüzde yetmişini istediği zaman vermek şartı ile altına endeksli olarak anlaşmaya vardılar. Daha sonra burayı satın alan, bu daireyi kiraya vermek istediğini beyan etti. Buna karşın burayı satan kişi ise buradan gelen kira bedelinin ödediğin satın alma bedeli kadarı (üçte biri) senin hakkın; kalan ödemediğin (üçte ikisi) ise sana helal olmaz diyerek fikir ayrılığına düştüler. Satın alan, ben yaptığım sözleşmeye göre buranın tamamı satın alman neticesinde sahibi olarak istediğim gibi tasarruf etme hakkına sahibim derken. Diğer satan kişi ise her ne kadar aramızda bir sözleşme bir akit olsa da sen ancak gerçekte ödediğin bedelin kadar buranın hak sahibi olduğun için; ödemediğin bedelin getirisi (kirası) sana helal olmaz diyor. Bizim sorumuz ise bir insan ödediği bedel nispetinde mi hak sahibi olur; yoksa sözleşme yapmasıyla tümünü ödemiş gibi mi hak sahibi olur. Hayırlı Günler.
Sizin anlattığınız işlemde, Daire satılıyor, Bedelin %30’u peşin, %70’i ise daha sonra ödenmek üzere altın olarak belirleniyor. Bu akit, klasik fıkıh açısından bey’ (satım) akdi hükmündedir. Satım akdinde ödeme peşin yapılabileceği gibi vadeli de yapılabilir.
Satım akdi yapıldıktan sonra;
-Mülkiyet alıcıya geçer. Alıcı, ev üzerinde istediği gibi tasarruf edebilir.
-Satıcı ise geri kalan borcu isteme hakkına sahiptir.
Sizin bahsettiğiniz işlemde de ödemenin tamamı yapıldığında değil, akit tamamlandığında mülkiyet alıcıya geçmiş olur. Ev üzerinde bütün tasarruf hakkı artık alıcıya geçmiştir. Alıcı, evi kendi kullanabileceği gibi kiraya da verebilir. Satıcı, bu kira geliri üzerinde hiçbir hak iddia edemez.
16.11.2025